BASIN AÇIKLAMASİ

Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Ailelerimiz ve Duyarlı Kamuoyu,

Bugün burada, hepimizi derinden yaralayan bir olay karşısında sessiz kalmamak, sesimizi duyurmak ve bir duruş sergilemek için toplandık.

Ankara’da bir oyun alanına, yalnızca Down sendromlu olduğu için bir çocuğun alınmadığını öğrendik. Bu olay, sadece bir çocuğun değil, hepimizin kalbine saplanan bir hançerdir. Bu olay, sadece bir oyun alanının kapısının kapatılması değil; aynı zamanda vicdanların, insanlığın ve adaletin kapısının zorla kapanmasıdır.

Bizler, engelli bireyleri toplumsal hayatın dışına iten bu ayrımcı yaklaşımı şiddetle kınıyoruz. Her çocuğun gülmeye, oynamaya, eşit şekilde yaşama hakkı vardır. Bir çocuğun sadece genetik farklılığı nedeniyle dışlanması, en temel insan haklarının açık bir ihlalidir.

Oyun alanları çocuklarındır!

Ne rengine, ne diline, ne fiziksel özelliklerine, ne de zihinsel durumuna göre ayrım yapılabilir. Bu ayrımcılığı yapan zihniyetle mücadele etmek hepimizin insanlık borcudur.

Bugün buradan açıkça haykırıyoruz:

Engelli bireyler toplumun yükü değil, zenginliğidir!

Onları dışlamak değil, desteklemek gerekir.

Toplumu dönüştürmek, kapsayıcı bir bilinç inşa etmek zorundayız.

Yetkilileri göreve çağırıyoruz. Bu olayın failleri hakkında gerekli idari işlemlerin derhal başlatılmasını, benzer durumların yaşanmaması için toplumsal farkındalığı artırıcı adımların atılmasını talep ediyoruz.

Ve tüm anne babalara, öğretmenlere, belediyelere, site yönetimlerine, park görevlilerine sesleniyoruz:

Çocuklarımızı sevgide, saygıda ve eşitlikte buluşturalım. Onlara yalnızca oyun alanları değil, adaletli bir dünya bırakalım.

Bu yaşananları unutmayacağız, unutturmayacağız.

Sesimizi yükseltiyoruz çünkü biliyoruz:

Sessizlik, ayrımcılığın ortağı olmaktır!

Katılımınız ve dayanışmanız için teşekkür ederiz.